AKP’nin kurucularından, eski Cumhurbaşkanı Vekili, 22. Dönem TBMM Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Adem Metan’ın YouTube kanalındaki programda açıklama yaptı. Son periyottaki açıklamalarıyla dikkat çeken Arınç, kendisinin TBMM Başkanı olduğu dönemde önce yapılan bir MGK toplantısında yaşananlarını anlattı. Periyodun Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, MGK toplantısında İmam Hatip okullarıyla ilgili “‘Burası gerici yuvası” dediğini öne sürdüğü bir kuvvet kumandanına kelamlarını “Yumruğu masaya vurmuş ‘Sus ulan’ demiş” biçiminde aktardı.
“MELEK İPEK’E HÜRMETİM HİÇ EKSİLMEDİ”
Atatürk’e bağlılık yemini eden teğmenlerin gaye alındığı ve ihracının istendiği süreçte, Arınç’ın daha evvel de anlattığı bu kıssayı tekrar gündeme taşıması manidar bulundu. Arınç geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada da FETÖ’cü Akın İpek’in annesi Melek İpek’in cezaevine girmesine değinerek, “Melek Hanım’a ‘Vakıf Annesi’ unvanı verilirdi. Kendisi tüm maddi imkanlarını ondan yardım talep edenler kullanırdı. Kapısı herkese açık ve cömert bir insandı. Ona her vakit hürmet duydum ve bugün bu hürmetim hiç eksilmedi. Ne var ki 15 temmuz hain darbe teşebbüsünden sonra oğlu Tekin İpek ve kendisi yargılanarak mahkûm edildiler” demişti.
KHK’LILAR İÇİN “IHLAMURLAR ÇİÇEK AÇTIĞI ZAMAN” MESAJI
KHK’lılar için ise yaptığı açıklamada “Tüm mağdurlar için işletilebilecek çok taraflı süreçler var. Bunlar için ortamın elverişli hale gelmesi lazım. Öncelikle mağdur olduğunu düşünen herkesin şuna amasız fakatsız kalben inanmasını isterim; 15 Temmuz akşamı Türkiye hain bir darbe teşebbüsüyle karşılaştı… Aklı selim, sükunetle ve yalnızca hukuk yoluyla ve siyasetçileri de suçlamadan mağduriyetler anlatılabilir. Bugün KHK’lılar bunu yapıyor ve başarılı oluyorlar… Ne vakit diye sorarsanız şayet, Türkiye’nin hoş şairlerinden Bahaettin Karakoç’un şiirinde dediği üzere. ‘Ne olur kesin bir takvim sorma bana, ıhlamurlar çiçek açtığı zaman” halinde konuşmuştu.
ARINÇ’IN FETÖ GEÇMİŞİ
Arınç, FETÖ’nün 17-25 Aralık operasyonlarından sonra “Erdoğan’ı yalnız bıraktı, FETÖ’yü kolladı” tenkitlerine muhatap oldu. 15 Temmuz sonrasında da misal siyasetlere devam eden Arınç’ın Erdoğan ile ortası daha da açıldı. Eski Meclis Başkanı, her fırsatta KHK’larla ile atılan FETÖ’cülerin haksızlığına uğradığını da ileri sürdü. Öte yandan Arınç’ın damadı FETÖ’den tutuklanan bir isim. Damat Ekrem Kâfi, savunmasında kayınpederi hakkında şu sözlerle itirafta bulunmuştu: “Bir periyot üyesi olduğum Milletlerarası Sıhhat Federasyonu (USAF) Başkanlığını yaptım. Bu derneğin içerisinde Fetullah Gülen cemaatine yakın bireyler bulunmaktaydı. Bana başkanlık teklifi geldiğinde kayınpederim eski TBMM Başkanı Bülent Arınç ile konuştum. Bana bu türlü bir sivil toplum örgütünün başında bulunmamın yararlı olacağını söyledi. Ben de bu hislerle bu misyonu kabul ettim.”
YENİŞAFAK KIŞKIRTICILIĞI BAŞLATTI
Eski FETÖ dostu Yenişafak ve eski FETÖ’cü gazeteciler kışkırtıcılığın düğmesine basmış, “Türk Silahlı Kuvvetleri bu defa de Atatürkçülük maskesiyle örgütlenen cunta tehdidiyle karşı karşıya” argümanında bulunmuştu. Muharrir Hüseyin Likoğlu’nun “Kolejlerde okuyan şakirtler mi” kelamlarıyla TSK’yı amaç alması, “Yeni bir FETÖmetre’ye mi geçildi” reaksiyonuna neden olmuştu.
Bülent Arınç programda şu tabirleri kullandı:
“MASAYA YUMRUĞU VURMUŞ”
“Ben Meclis Başkanıyım Tayyip Bey Başbakan. Bir MGK toplantısında sanıyorum Hava Kuvvetleri Kumandanı’na verdiği bir ders var. Bana dışarıda intikal etti. İşte ‘Burası gerici yuvası’ falan deyince dinlemiş Tayyip Bey yumruğu masaya vurmuş. ‘Sus ulan’ demiş. Bu bana anlatılan ki yapar da bunu. ‘Yeter artık’ demiş, ‘Siz beni gaye göstererek bu düşmanlığı yapıyorsunuz. Bu okullar Ulusal Eğitim’in okulları ve ben de buradan yetiştim. Bir daha ağzına almayacaksın’ demiş.”
“BİRBİRİMİZİN ELİNİ TUTUYORUZ ‘SABIR’ DİYORUZ”
O devirde Erdoğan ile birlikte katıldıkları merasimlerle ilgili de konuşan Arınç, “Onların merasimleri çoktur. Hepsine gidiyoruz ki gelmedi demesinler. Yan yana oturuyoruz. Kuvvet kumandanı konuşuyor ‘Hala bu ülkede başörtüsü savunanlar var, hala Yüksek Askeri Şura kararlarına karşı çıkanlar var’ diyor. Biz orada oturuyoruz, birbirimizin elini tutuyoruz ‘sabır’ diyoruz. Geriden kokteyl veriyorlar bulunduğumuz yerin bahçesinde. Gidiyoruz masanın başında ikimiziz bir üçüncüsü gelip de teşekkür ederiz hürmetler falan yok. Tüm bunlara sabırla karşılık verdik. Biz bu süreci sabırla aştık” tabirlerini kullandı.